Jeopolitik gerilimler etkisinde lojistikte Türkiye yeni rota olabilir

Jeopolitik Riskler ve ABD Dış Ticaret Politikalarının Lojistik Sektörüne Etkisi

Orta Doğu, Karadeniz ve Asya-Pasifik bölgelerinde yaşanan siyasi gerilimler, ABD’nin dış ticaret politikalarıyla birleşerek lojistik sektöründe maliyet ve güvenlik sorunlarını artırıyor.

Jeopolitik risklerin yükselmesi, taşımacılık rotalarını ve tedarik zinciri planlamalarını doğrudan etkiliyor. Karadeniz’deki çatışmalar, Kızıldeniz’de artan saldırılar ve Tayvan çevresindeki tansiyon, lojistik sektöründe maliyetleri artırırken deniz yolu taşımacılığında rota değişikliklerini zorunlu hale getiriyor.

ABD Başkanı Donald Trump’ın ek gümrük vergileri uygulamaya koymasının özellikle Çin ile ticaret hacmini daralttığı biliniyor.

Bu durum, sadece ihracatçıları değil, küresel taşımacılık firmalarını da etkiliyor. Ticaret hacminde yaşanan düşüş, konteyner taşımacılığından hava kargoya kadar birçok alanda kapasite kullanım oranlarını düşürüyor.

Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Bilgehan Engin, küresel gelişmeler ve jeopolitik çalkantıların küresel tedarik zincirlerini derinden etkileyerek dünyayı jeoekonomik parçalanmaya sürüklediğini ifade ediyor.

Jeopolitik risklerin artmasının, küresel lojistik zincirlerini değişime ittiğini belirten Engin, bu durumun yeni ticaret rotalarının oluşturulmasına ve hizmet üreticilerin yatırımlarını gözden geçirmesine yol açtığını vurguluyor.

Lojistik sektörü, kriz anlarında hızla adapte olabilme yeteneğiyle biliniyor. Sektörün, kriz anlarında esnek davranması sürdürülebilirliği açısından büyük önem taşıyor.

Ülkeler arasındaki ticaret savaşlarının lojistik sektöründe maliyetleri artırma riski taşıdığına dikkat çeken Engin, bu durumun deniz ticaretinin rotasını değiştirebileceğini ifade ediyor.

Avrupa’nın Yeni Rotası Türkiye Olabilir

ABD Başkanı Trump’ın ekonomik hamlelerinin dünya ticaretini etkilediğini belirten Engin, ticaret savaşlarının yeni bir döneme işaret ettiğini ifade ediyor.

Trump’ın açıkladığı ek gümrük vergilerinin özellikle Çin’e karşı atılan sert hamleler olduğunu vurgulayan Engin, bu durumun deniz ticaretinde maliyetleri artırma riski taşıdığını belirtiyor.

Küresel lojistik sektöründe ticaret yollarının ve deniz trafiğinin yeniden yapılandırılmasının beklendiğini söyleyen Engin, Türkiye’nin Avrupa için yeni bir rota olabileceğine dikkat çekiyor.

Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aras, Türkiye’nin jeopolitik konumu sayesinde doğu ile batı, kuzey ile güney arasında köprü görevi gördüğünü ifade ediyor.

Aras, Türkiye’nin Orta Koridor üzerindeki coğrafi konumunun Avrupa, Orta Asya ve Çin arasındaki en hızlı ve ekonomik kara yolu güzergahını oluşturduğunu belirtiyor.

Türkiye’nin bölgesel gelişmelerle uyumlu bir şekilde Orta Asya ve Orta Doğu ile entegrasyonunu güçlendirdiğini belirten Aras, ülkenin küresel lojistik alanında daha etkin bir rol oynamasının hedeflendiğini söylüyor.

Türkiye’nin tedarik ve lojistik üssü olarak sunduğu avantajların, AB’deki işletmeler için önemli fırsatlar yaratabileceğine değinen Aras, ülkenin uzun vadede avantaj sağlayabileceğini belirtiyor.

Related Posts

ABD-Çin görüşmesi New York’a fayda etmedi

Avrupa borsaları, ABD ile Çin arasında küresel ticaret gerilimlerinin azalabileceğine dair iyimserlikle haftanın son işlem gününü yükselişle tamamladı. Gösterge endeks Stoxx Europe 600, yüzde 0,44 artarak 537,96 puana çıktı. Bölge borsalarında da …

Türk-İş Genel Başkanı Atalay’dan hükümete hodri meydan: ‘Özelleştirin bakalım yapabilir misiniz?’

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, şeker fabrikalarının özelleştirilmesine ilişkin sert ifadelerle hükümete yüklendi. Atalay, “Şu anda 14-15 fabrika olmasaydı şekeri üç misli, beş misli fiyata yiyecektik. Özelleştirin bakalım yapabilir misiniz? Yapamazsınız!” diyerek uyarıda bulundu.

Taksilerde yeni dönem: Yeni nesil yazar kasa zorunluluğu geliyor

Taksilerde yeni dönem: Yeni nesil yazar kasa zorunluluğu geliyor

Bakan Kacır: 2030’a kadar seviye 3 yerli otonom aracın ülkemizde üretilmesini sağlayacağız

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Attığımız çok boyutlu adımlarla 2030 yılına dek elektrikli ve şarj edilebilir hibrit araçların ülkemizdeki pazar payını yüzde 35’in üzerine, bu araçlarda yerlilik oranımızı yüzde 75’e ve üretim kapasitemizi 1 milyona çıkaracağız. Batarya modül ve alt komponent yatırımlarıyla, ülkemizi bölgesel batarya üretim merkezlerinden biri haline getireceğiz. 2030’a kadar seviye 3 yerli otonom aracın ülkemizde üretilmesini de inşallah sağlayacağız” dedi.

Tazminat yakacak o ifade! Haklı olsa da…

Türkiye’de milyonlarca çalışanı ilgilendiren kıdem tazminatı hakkı ile ilgili, dikkatten kaçan küçük ayrıntılar yılların emeğini boşa çıkarabiliyor. Yıllarca çalışan ancak haklı sebeplerle istifa eden kişiler, işten ayrıldıktan sonra kıdem tazminatı …

Borsa İstanbul’da yatay seyir: ABD-Çin görüşmeleri nasıl etkileyecek?

Endeks, saat 13.00 itibarıyla önceki kapanışa göre 4,06 puan ve yüzde 0,04 azalışla 9.275,15 puana geriledi. Toplam işlem hacmi 41,6 milyar lira oldu. Bankacılık endeksi yüzde 1,22 değer kaybederken, holding endeksi yüzde 0,61 değer kazandı. Sektör …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir